29 Ekim 2009 Perşembe

SONGZHUANG SANAT KONUTLARI




































Pekin’in eteklerindeki Tong Zhou Bölgesi’nde yer alan Songzhuang, Çin’in en meşhur ve en büyük sanatçı topluluğudur.

Buraya ilk olarak 1990’ların başında aralarında Yue Minjun ve Fang Lijun’un da bulunduğu ve Pekin’in kuzey batısında Old Summer Palace yakınlarındaki diğer bir bölgeden çıkarılan sanatçılar geldi.

Sanatçıların çoğu politik konulardan ilham aldıkları için, 10 yıldan fazla bir süre boyunca komünist otoritelerin gözetimi altında çalıştılar ve yaşadılar. Çin’deki sanat sektörünün patlama yapmasıyla Songzhuang ani bir büyümeye sahne olarak 2008’de 4 bin nüfusa ulaştı.

Geçen yıllarda sanatçı nüfusun artışı ve sanatçıların yaşam ve çalışma alanı istekleri nedeniyle pek çok inşaat faaliyeti bölgede baş gösterdi. Bu gördüğümüz etki bir açık hava depolama alanının dönüştürülmesiyle oluşturulan, küçük bir göle bakan 20 birimlik sanatçı rezidansı da bunlardan biri.

Böyle bir kompleks, alternatif bir yaşam ve çalışma dokusu sergilemektedir: Sanatçılar çalışmadıkları zamanlarda da stüdyolarında kalır ve dostlarıyla burada görüşürler.

Stüdyo ve çalışma alanı onların hem oturma odası, hem salonu hem de galerisi görevini alır. Diğer yandan, dış mekanları da çeşitli etkinlikler için kullanırlar.

Çalışma ve yaşamanın programatik ihtiyacı hacimlerin yüksekliği ve geometrisini de belirler: çalışma için 6, yaşama için 3 metre yüksekliğinde tavan, stüdyo için basit bir kutu, yaşamak için ise yatak odası, mutfak ve tuvaleti içine alan kompleks bir geometri ihtiyacı doğar.

Burada yaşam alanı çalışma alanının içine, aynı katta ya da merdivenle çıkılacak şekilde yerleştirilmiştir. Dış cephe koyu gri kaplanmış, yatay yüzeyler ise hem sanayi hem de köy karakterini yansıtması için turuncuya boyanmıştır.

Bu sitedeki 20 birim, alanın önceki kullanımını da hatırlatacak şekilde, yük sandıklarının bir araya getirilmesi şeklinde organize edilmiştir.

Bu, etkileyici bir düzen ve sanatçılar için boş birer tuval görevi gören bir dizi rastlantısal mekanla benzersiz bir mekansal kalite yaratmıştır. Hacim ile boşluğun, ışık ile gölgenin etkileşimi, sanatçı ve ziyaretçilerin dış kamusal mekanı deneyimlemelerini kolaylaştırır.

Diğer bir deyişle, bu kompleks, canlı sanat eserleri ve sergileri için alternatif bir müze halini almıştır. (ntv.com)

ŞAKİRİN CAMİİ









































































ASTANA ULUSAL KÜTÜPHANESİ